Sınıf Öğretmenim

Yıl sonu yaklaşırken öğretmenlerimiz artık son sınavlarını yapıp 2012 - 2013 Eğitim Öğretim yılını kapatmaya hazırlanıyor.

1. Sınav notları girildikten sonra iyice kontrol edilecek.
2. Sınava girmeyen öğrenciler raporlu, izinliyse yeniden sınav yapılacak. Notu e-okula aktarılacak. Özrü yoksa devamsızlık yapan öğrencinin  sınav notu ‘’G’’ olarak e-okula aktarılır.
3. Proje notları (varsa e-okula girilir.)
4. Performans görevi notları (Her dersten en az 1 not verilecek.)
5. Ders ve etkinliklere katılım notları (Her dersten en az 1 not verilecek.)
6. Öğrenci ürün dosyası notu (Görsel sanatlar dersi için)
7. Davranış notları (1.-5. Sınıflar tüm dersler için; 6.7.-8.Sınıflar her ders için ayrı girilir.)
8. Öğrencinin okuduğu tüm kitaplar e-okula girilecek.
9. Proje ödevi derecelendirme ölçeği hazırlanacak. (Verilen projeler için)

10.  Performans görevleri değerlendirme formu hazırlanacak.

MEB; Kanayan Bu Yarayı Dindir Artık!

Türk eğitim tarihi boyunca hiçbir dönemde öğretmenler bu dönemde olduğu gibi sıkıntı çekmemiştir.

Öğretmenlerimiz ne 1923’te, ne 1960’ta ne 1980’de ne de geçen ara dönemlerde bu dönemde oldukları gibi sıkıntı çekmemişlerdir. Hiç bir iktidar ülkemizin en ağır dönemlerinde bile öğretmenlerimizi bu kadar sıkıntıya sokmamıştır.

Ülkenin en zor dönemlerinde en zor şartlarında en ücra köşelerde sessiz sedasız ama en ulvi duygularla çalışan öğretmenlerimiz bugün sahipsiz kalmışlar ve kaderlerine terk edilmişlerdir.

Öğretmenleri en çok üzen şey

İlk darbeyi ek ödeme alamayarak yiyen öğretmenlerimiz ikinci ve asıl darbeyi norm kadro fazlası duruma düşürülerek ve ailelerinde ayrılarak yemişlerdir. Öğretmenleri okulunda çalışan ilkokul mezunu hizmetlinin aldığı kadar paraya mahkum etmek üzmemiştir ama eşlerinden çocuklarından ayrı kalmaları ve bulundukları yerlerde norm kadro fazlalığı durumuna düşürülmeleri çok daha derinden etkilemiştir.

Üstadın bir sözü vardır; “Bizim halkımız söylemez, söylenir.” diye..Maalesef bizim öğretmenlerimiz de bu haldedir.Kendi aralarında söylenir ama iktidara söyleyemezler.Sanal alemde forumlarda kendi aralarında söylenip dururlar.Burada öğretmenler sitem ederek haksızlıkta bulunmak ta yersizdir.Çünkü öğretmen devletçidir.Ömrünü devlete iyi insan yetiştirmek amacıyla geçirir.İyi birey yetiştirme gayesindeki öğretmenin de devletine isyan etmesi düşünülemez.Ama bir konu var ki sitem etmemek elde değildir.Ülkemizde yaklaşık olarak 800 bin öğretmen vardır.”Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın.” mantığı ile kendilerini ilgilendiren konularda birlikte hareket edememektedirler.Hak arama noktasında oluşturdukları sendikalar öğretmenlerine sahip çıkma, sorunları dile getirme noktasında başarısız olmaktadırlar.

Uzun lafın kısası

Bakanlığın yaptığı açıklama ile norm kadro fazlası duruma düşen 17.333 sınıf öğretmeninin norm kadro sorunu alan değişikliğini geniş tutarak çözülmelidir. Sınıf öğretmenliğinde okurken son iki yılda seçtikleri yan alanlara geçişlerine imkan verilmelidir.Burada tereddüde mahal yoktur.Sebebine gelince; eğitim fakültesi mezunu olmadıkları halde 3 aylık eğitimle aldıkları formasyonla herhangi bir alanda öğretmenlik yapan öğretmenlerden çok daha fazla zamanda ve kapsamlı olarak aldıkları 2 yıllık eğitim onların o alanda görev yapmalarına mani değildir. Kaldı ki bu ülkede eğitim fakülteleriyle uzaktan yakından alakası bulunmayan üniversite mezunları öğretmenlik yapmaktadırlar.

Sınıf öğretmenliği mezunu olmadığı halde sınıf öğretmenliği yapan diğer branş öğretmenlerine de asıl branşlarına istedikleri ilde geçme imkanı verilmelidir.

Bakanlık nasıl çok radikal bir kararla 4+4+4 eğitim sistemine geçtiyse pekâlâ yukarıda saydıklarımızı da yapabilir. Böylelikle bakanlık ayrılan eşleri de bir araya getirebilir.

Geç kalınmış değildir

Evet, geç kalınmış değildir. Yarın bakanlık alan değişikliği kılavuzunu yayımlayacak. Aylardır bu kılavuzun yolunu bekleyen binlerce öğretmenimize bu müjdeyi vermek sosyal devletin bir gereğidir.Tatilini internet başında forumlarda uykusuz geçiren öğretmenlerimizi sevindirme zamanı gelmiştir artık.

Kaynak:

www.sinifogretmenim.com 09 Eylül 2012, Pazar

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezince bundan sonra yapılacak sınavlara başörtüsü ile girilebileceğini bildirdi.

Özcan, ilkbahar dönemi Akademik Personel Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) kılavuzunda yer alan ancak 19 Aralık 2010'da yapılacak sonbahar dönemi ALES kılavuzundan çıkarılan ''Aday, başı açık ve kılık kıyafeti ilgili mevzuata uygun bir şekilde gelmemişse sınava alınmayacaktır. Başı örtülü adaylar sınava alınsa bile sınavları geçersiz sayılacaktır'' ibaresinin bundan sonraki sınav kılavuzlarında da yer almayacağını söyledi.

2010-DGS merkezi genel yerleştirme sırasında açık kalan ve kaydolmama nedeniyle boş kalan yükseköğretim programları kontenjanlarına ek yerleştirme işlemleri tamamlandı.

Adaylar, sonuçları saat 16.00'dan itibaren http://sonuc.osym.gov.tr adresli internet sitesinden öğrenebilecek.